DÖVİZ KURLARI
Döviz Alış Satış
Dolar
Euro
TAZiYELER  + Ekle 
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
GENEL BiLGi KÖŞESi » Halk Müziği » ŞANLIURFA HALK MÜZİĞİNİN İCRA ORTAMI VE BİÇİMİ
03 Eylül 2009 Perşembe Saat 23:43

H. ŞANLIURFA HALK MÜZİĞİNİN İCRA ORTAMI VE BİÇİMİ

Şanlıurfalının yaşamının her döneminde müzik mevcuttur. Düğünde, kına ve asbap gecelerinde, bayramda, dağ yatılarında, sıra gecelerinde, arka­daş toplantılarında müzik icrası vardır. Bazı esnafın kendine özgü bir hoyrat söyleyiş (Bahçeci, taşçı ve kalaycı gibi) tarzı olması, yedisinden yetmişine ka­dar hemen hemen her Şanlıurfa'lının müzik toplan­tılarına katılarak türkü, şarkı, gazel ve hoyrat söy­leyebilmesi Şanlıurfa'da müziğin ne derece yaygın olduğunu bizlere göstermektedir.

Gelin olacak kızın evinde yapılan ve "Kına Gecesi" adı verilen kadın eğlencelerinde, kadınlar çeşitli türküler ve maniler okuyarak geceyi şenlen­dirirler. Erkeklerde ise, yazın "bağ-bahçe" ve "dağ yatıları"nda; kışın ise arkadaş gruplarıyla yapılan "Sıra Geceleri"nde; düğünden bir gece önce damat için yapılan "asbap geceleri"nde makam geleneğine göre türküler ve hoyratlar okumak bir gelenektir.

Şanılurfa'da yapılan eğlence, düğün, kına ve as­bap  gecelerine belirli gruplar katılıp buralarda mü­zik icra ederler. Eğlence meclislerinde şarkı, türkü, hoyrat ve gazel okunur. Çeşitli meclislerde müzik icra eden bu guruplara Şanlıurfa'da "Takım" adı ve­rilir. Her takım kendi ustasının veya kurucusunun adı ile söylenir. Mesela Mukim Tahir'in, Kel Hamza'nın, Tenekeci Mahmud'un takımları gibi. Mevlüt gruplarında ise Hacı Nuri Hafız'ın, Tenekeci Mahmud'un, Halil Hafız'ın, Şıh ıbrahim'in, Boze'nin oğlu Ahmed'in, Kazancı Bedih'in ve Köynekçi Yahya'nın takımları gibi.

 Şanlıurfa'da eskiden gelini yaya veya atla mü­zik grubu eşliğinde getirirlerdi; bu getirme esna­sında her sokak başında bir fasıl yapılır, ünlü hoy­rat okuyucuları köşebaşlarında birer hoyrat okuya­rak düğün alayını şenlendirirlerdi. Yine avlulu ev­lerde yapılan mahalli düğünlerde "Dörtlü Degenek Oyunu"nun bir bölümünde oyuncular oyunu dur­durur ve en güzel hoyrat okuyanın başına mendili koyar bu hoyratçı zurna eşliğinde en yanık hoyra­tını okur ve o esnada evin damından erkek düğü­nünü seyreden kadınlar da zılğıt çalarak karşılık verirler. Böylece düğün  daha şenlenir, oyuncular daha bir coşkuyla oyunlarını bitirirler.

Türkü okuma merakı, el sanatları ile uğraşan zanaatkarlar arasında da çok yaygındır. Culhacı (dokumacı), debbağ (derici), keçeci, tenekeci, ka­zancı, kazzaz  gibi meslekleri icra edenler hem çalı­şır hem de türküleri mırıldanırlar. Simitçi bile kafa­sıdaki simit tezgâhı ile dolaşırken hem türküsünü söyler hem de simidini satar. Bahçeci, bahçesini ça­palarken bir yanık türkü ve hoyrat söylemeden edemez. Kalıpçısı, demircisi, hasılı birçok meslek erbabında çalışırken türkü ve hoyrat söyleme alış­kanlığı vardır. Kadınlar beşikteki çocuklarını uyutmak için söyledikleri ninnilerin yanında bazen yanık türküler de okurlar.

Şanlıurfa'da, ıstanbul ve Anadolu Tasavvuf Musikisinden çok farklı nitelikleri olan bir "Dini Musıki Geleneği" de mevcuttur. Bu repertuarın içinde oku­nan ılahi, Nefes ve kırık havalara Şanlıurfa'da "çifte" deyimi kullanılmaktadır. Yine bu repertuarın içinde münacat, naat, mersiye, ka­side, ve gazel gibi "tek" (solo) okunan eserlerde vardır.

Birçok yöremizde olduğu gibi Şanılurfa'da da sünnet ve evlenme törenlerinde veya ölüm nede­niyle mevlüt okutmak bir gelenektir. Genellikle yatsı namazından sonra tertiplenen mevlüt ve zikir gibi dini törenlere katılan tasavvuf meclislerinde, memleketin güzel sesli hafızları ve makamşinasları  tef (bendir) eşliğinde okudukları dini menkıbe ve methiyeler arasında "çifte" denen ilâhilerin yanısıra gazeller ve hoyratlar da okurlar.

Bilhassa genç ölümlerinde yapılan "Şivan"larda, kadınlar ölen kişiye methiyeler dizerek ağıtlar ya­karak ağlar ve duygulu sözler ile orada bulunanları da ağlatır.

Şu An Sitede
Kişi Online
DÜNÜN MANŞETLERi
SEFERLER  + Ekle 
ETKiNLiK  + Ekle 
ARŞİVDE ARA
ÇOK OKUNANLAR
ÜYELİK
Genel İçerikler